top of page
Bursa Sinematek.logo
bursa
cine
matheque
cinèmathequebursa
KASIM'2025
  • Blogger
  • Instagram
  • Youtube
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • Facebook
BURSA SİNEMATEK
I.BURSA
BASIN BÜLTENİ
​​
Talip Koç’un Koordinatörlüğü, Lebon Kültür Merkezi, Bursa Sinematek ve Bursa Özel Açık Öğretim Görsel Sanatlar Merkezi tarafından organize edilen Uluslararası Bursa Film Festivali’nin yıl içi organize edeceği 47 etkinlikten altıncısı,
Uluslararası Bursa Engelsiz Filmler Festivali,
Uluslararası Bursa Film Festivali’nin Eylül 2025-Ağustos 2026 tarihleri arası etkinliklerimize katılacak, özellikle genç sinemaseverlerin Türk ve Dünya sinema tarihini örnekleriyle
öğrenebilmeleri amacıyla Bilinçli Sinema İzleyicisi / Festival Seyircisi Seminerleri kapsamında 3-9 Kasım 2025 tarihleri arası, seminerlerimizin verileceği
Bursa Sinematek ve festivalimizin resmi sitesi uluslararasibursafilmfestivali.com üzerinden sinemaseverlerle buluşacaktır.
 
Dünya’da ilk kez, kendi seyircisini bilinçlendirmeyi
amaçlayan festivalimizin tüm etkinlikleri,
halka açık ve ücretsizdir.
 
FESTİVAL SİTESİ
uluslararasibursafilmfestivali.com
E.POSTA:
talipkoc@uluslararasibursafilmfestivali.com
TWİTTER:
https://twitter.com/BursaFilmFest
İNSTAGRAM:
https://www.instagram.com/bursafilmfestivali/
VİMEO:
https://vimeo.com/bursafilmfestivali
 
 
FESTİVAL TARİHÇESİ
https://www.uluslararasibursafilmfestivali.com/bursa-film-festivali-tarihcesi
FESTİVAL ATÖLYE-SEMİNER
https://www.uluslararasibursafilmfestivali.com/sinema-atolyesi
FESTİVAL HALK JÜRİ ÜYESİ-KATILIM
https://www.uluslararasibursafilmfestivali.com/halkjuriuyesi
 FİLM FESTİVALİ                                                 
02.Kasım.2025.Pazar
ENGELSİZ
FİLMLER FESTİVALİ
3-9 Kasım 2025
Tavşan İmparatorluğu
Altın Portakal’ın Galibi
Tavşan İmparatorluğu
2025 Uluslararası Antalya Altin Portakal Film Festivali Logo
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce ‘kalpten’ mottosuyla gerçekleştirilen 62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali; sinemacılar, seyirciler ve tüm katılımcılara film, hayal ve umut dolu bir hafta bırakarak veda etti. Cam Piramit’te düzenlenen ve Nefise Karatay ile Alpdoğan Esenoğlu’nun sunduğu gecede Altın Portakal’lar sahiplerini buldu.
Geceye damgasını vuran film, Seyfettin Tokmak’ın yönettiği “Tavşan İmparatorluğu” oldu. “Tavşan İmparatorluğu”; En İyi Film, En İyi Yönetmen, Film- Yön En İyi Yönetmen, En İyi Görüntü Yönetimi, En İyi Sanat Yönetimi, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ve Sungu Çapan Sinema Yazarları Jürisi olmak üzere geceden toplam 7 Altın Portakal’la ayrıldı.
 
Ödül töreni, üzücü bir haberle, Türk sinemasının emektar isimlerinden, oyuncu Engin Çağlar’ın, dün bir kazada hayatını kaybetmesi haberiyle başladı. Haberi paylaşan Karatay; sanatçıya rahmet, sevenleri ve sanat camiasına da sabır dileklerini sundu. Gecede ilk olarak Muhittin Böcek’in mektubu okundu. “Bugün aranızda olamasam da bilin ki kalbim; her sahnenin, her alkışın, her gözyaşının içindedir” diyen Böcek’in mesajı, şöyle devam etti: “Altın Portakal, yalnızca bir festival değildir. O, bu şehrin vicdanıdır. Adaletin, umudun, emeğin ve yaratıcılığın buluştuğu en sıcak kalptir. Ve hiçbir duvar, hiçbir mesafe, bu kalbin atışını durduramaz. Sizin alkışınız buraya kadar ulaşıyor. İyi ki varsınız, iyi ki Altın Portakal var”
 
Daha sonra sahneye gelen Festival Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, “Bu akşam yalnızca bir festivalin finalinde değil bir umudun, bir emeğin, bir hayalin kutlamasındayız” diyerek sözlerine başladı. “Bugün bu salondan hepimiz büyük bir gururla ayrılacağız. Çünkü Altın Portakal’da yalnızca filmleri değil emeği, inancı ve kalpten gelen dayanışmayı da izledik” diyen Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Festivalimizin her karesinde emeğiyle var olan herkese teşekkür ediyorum. Ve
bir teşekkür de bu kentte sanatı, kültürü, üretimi ve dayanışmayı büyüten, Altın Portakal’ı özüne döndüren, yeniden halkla buluşturan Muhittin başkanımıza! Kalpten çıkılan her yolun sonu güzel, kalpten yapılan her şey özeldir. Hiç şüphesiz ki sinemanın en parlak sahnesi de Antalya olmaya devam edecektir. Özgür ve güzel günlerde; yeniden buluşmak dileğiyle; yaşasın sanat, yaşasın sinema, yaşasın Altın Portakal!”
 
Gecede sinemaseverleri selamlayan Ulusal Jüri Başkanı yönetmen- yapımcı Ömer Vargı; Altın Portakal’a ilk gelişinin üzerinden yarım asır geçtiğini belirterek o günleri paylaştı: “20 yaşındaydım, ustam Şerif Gören’in ilk filmi “Endişe”de tek asistan olarak çalıştım. O filmle ustam; en iyi film ve en iyi yönetmen ödülleri kazandı. Ben festivale gelememiştim ama ‘benim de bir payım var bu filmde’ demiştim. Ustamı da saygı ve sevgiyle anıyorum. Bizler filmcileriz, işimizi iyi yapıyorsak başarılıyızdır. Ama bazı meslekler vardır ki onların hata yapma hakkı yoktur. Mesela bir hakim; adalet duygusunu içimizde saklamak zorundadır”
 
Altın Portakal, “Tavşan İmparatorluğu”nun
 
62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde; Ömer Vargı başkanlığında, Aydın Sarıoğlu, Beren Saat, Engin Alkan, Mircan Kaya, Sevin Okyay ve Zeynep Koloğlu’ndan oluşan Ulusal Uzun Metraj Jürisi; Seyfettin Tokmak’ın yönettiği “Tavşan İmparatorluğu”nu En İyi Film dahil 5 dalda ödüle layık buldu.
 
Festival Başkanı Büşra Özdemir ve Ulusal Jüri Başkanı Ömer Vargı’dan En İyi Film ödülünü alan yönetmen Seyfettin Tokmak; “Filmimizin gösterim yolculuğu Talinn’de başladı, ardından pek çok ülkede gösterildi, çok güzel duygularla karşılandı. Ama burada nasıl karşılanacağımıza dair dehşetengiz duygular yaşıyordum! Bu geceyi hiç unutmayacağım; daha büyük ödül olamazdı” diyerek jüriye ve festivale teşekkür etti.
 
Seyfettin Tokmak, En iyi Yönetmen ödülünü ise sinema yazarı Sevin Okyay’ın elinden aldı ve şöyle konuştu: “Yaklaşık iki üç yılım Ümraniye Cezaevi’nde geçti, çocuklara gönüllü sinema öğretmenliği yaptım. Çocuklarda yoğun depresyon vardı, ilaç almış gibiydi yarısı. Beni bu filmi yapmaya o duygu götürdü. Karanlığa, erkek dünyasının şiddetine karşı inatla hayvanların dünyasına dalması, direniş göstermesi çok kıymetliydi, çocuk karakterin.
www.antalyaff.com

Batuhan Zümrüt

0532 476 13 29

batuhanzumrut@antalyaff.com

Hayatım boyunca zorluk çeken çocuklar gördüm. Yaşar Kemal’in ‘Çocuklar İnsandır’ kitabı çok önemli; Yaşar Kemal için alıyorum bu ödülü”
 
Doç. Dr. Gül Yaşartürk, Prof. Müjgan Yıldırım ve Prof. Bojidar Manov’dan oluşan Sungu Çapan Sinema Yazarları Ulusal Jürisi’nin de kararı, “Tavşan İmparatorluğu’ndan yanaydı.  
 
Mehmet Aslantuğ’un açıkladığı En İyi Senaryo Ödülü ise “Sahibinden Rahmet” filmiyle Emre Sert ve Gözde Yetişkin’in oldu. Sert, ödülü; “Bu zor dönemlerde bütün baskılara rağmen film yapma cesareti gösteren tüm sinemacı arkadaşlarımızla paylaşıyoruz” diyerek aldı.
 
“Parçalı Yıllar” ile En İyi Müzik Ödülü’nü kazanan İrsel Çivit ise ödülünü, Mircan Kaya’nın elinden aldı. Çivit, “Aklımın ucundan geçmezdi. 16-17 ülkede ödül aldım, kendi ülkemde ilk defa görünür oldum; bu çok kıymetli. İşimi yaparken kafamın içindeki sesin duyulmasından duyduğum hazzı hiçbir şeyden duymadım. Bunun için eşime, kızıma, anneme teşekkür ederim. Sanat yaparak dünyayı kurtarmayız ama bütün bunları yapacak olan insanlara ilham verebiliriz, o yüzden çok kıymetli” dedi.
 
Ulusal Jüri üyelerinden Aydın Sarıoğlu’nun açıkladığı, En İyi Kurgu Ödülü’nün sahibi, “Noir” filmindeki çalışmasıyla Şöhret Tandoğdu ve Deniz Çizmeci olurken ödülü; filmin  yapımcısı Özlem Öçalmaz aldı. Öçalmaz, “Bu ülkede çok fazla anne, çocuğunu kaybediyor, failler hâlâ sokaklarda. Ahmet Minguizzi’nin annesinin cesur adımlarının hepimize ışık olmasını diliyorum ve bu ödülü ona adıyorum” dedi.
 
Gecede En İyi Sanat Yönetimi ödülü de “Tavşan İmparatorluğu” ile Tora Aghabayova’nın oldu. Törene katılamayan Aghabayova’nın ödülünü, filmin yönetmeni Seyfettin Tokmak aldı. Tokmak; “Tora, Berlin’de yaşayan bir Azeri. Filmin insansı, masalsı dünyasını kurmamızdaki en kıymetli kişi. Filmi çekmeden önce amacım; bu filmi kadınlarla yapmaktı. Özellikle ekibi kadınlardan seçerek çok doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum” dedi. 
 
En İyi Görüntü Yönetimi ödülünün sahibi de yine “Tavşan İmparatorluğu” ile Claudia Becerril Bulos oldu. Bulos adına sahneye gelen yönetmen Seyfettin Tokmak;
“Claudia’dan bahsetmeliyim: Düşünün ki Elazığlı bir adam, Meksikalı bir görüntü yönetmeninin peşine düşmüş. Bunun en büyük motivasyonu da eşim! Claudia, görüntü yönetmeni olmak için doğmuş!” sözleriyle ödülü teslim aldı. 
 
“Parçalı Yıllar” filmindeki performansıyla Yetkin Dikinciler, En İyi Erkek Oyuncu seçildi. Ödülünü Beren Saat’ten alan usta oyuncu, teşekkür konuşmasında şunları söyledi: “Birazcık kutsal bir şeylerden bahsedeceğim. Yaptığımız iş kutsal olmayabilir belki ama zaten yapılan işlerin değerini, kendi başına o işin adı söylemez, diye düşünüyorum; o işin nasıl ve ne için yapıldığı önemlidir. Ben mesela eşime ve kızıma; oyuna gidiyorum, turneye gidiyorum, senin ödevinden vazgeçiyorum, sana sarılıp uyumaktan vazgeçiyorum, dedim. Basit ama daha değerli şeyler var hayatta. Şu hayatta acaba onurlu, insanca ve özgürce yaşam hakkından daha değerli ne olabilir? Ve bunun için vazgeçenlere, feda edenlere teşekkürlerim ve selamlarımla!”
 
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü ise “Erken Kış” filmindeki rolüyle Leyla Tanlar’ın oldu. Ödülünü, Engin Alkan’dan alan Tanlar, “Hayatta her yerde olduğu gibi hikâyelerde de kadınlara biçilen rol; arta kalan oluyor hep. Bütün bu gerçeklik içinde boğulmadan var olmaya çalışırken böyle bir rol yazıp bana emanet eden yönetmenime ve annesine çok teşekkür ediyorum” dedi.
 
“Kanto” filmindeki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü, oyuncu Engin Alkan’dan alan usta oyuncu Yıldız Kültür, duygularını; “Kalbim yerinden çıkacak; hiç böyle bir şey beklemiyordum. Koşarak geldim ki bunu elimden kimse kapmasın. Ödülü; sevgi, barış ve özgürlük adına kaldırıyorum” sözleriyle paylaştı. En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü de “Tavşan İmparatorluğu” filmiyle Sermet Yeşil’in oldu. Yeşil adına ödülü, filmin yönetmeni Seyfettin Tokmak alırken “Ben ona ‘ödül törenine gel’ demiştim. Dizisi var diye gelmedi. Dünyanın en güzel şeyiydi onunla çalışmak; o kadar profesyonel ki... Karlar içinde kamyon itmiş bir oyuncudur, bütün ekiple çok iyi çalıştı” şeklinde konuştu.  
 
Behlül Dal İlk Film Ödülü, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kültür ve Turizmden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar tarafından “Sahibinden Rahmet” filminin  yönetmenleri Emre Sert ve Gözde Yetişkin’e verildi. 
“Tavşan İmparatorluğu” filmiyle; Serdar Akar, Nazif Tunç ve Seçkin Yasar’dan oluşan, Film- Yön Ödülü’nün de sahibi olan Seyfettin Tokmak, hislerini “Mucize gibi! Ölecek miyim acaba? Son günüm mü? Çok değerli yönetmenlerden bu ödülü almak... İnsanın, emeğinin karşılığını alması kadar güzel bir şey yok; sonsuz teşekkürler” sözleriyle ifade etti. 
 
Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü ise oyuncu Mahmut Cevher tarafından “Aldığımız Nefes” filminin yapımcıları Şeyhmus Altun ve Fevziye Hazal Yazan’a verildi. Yazan; “Başka ülkelerde gösterildi ama Türkiye’de ilk festivalimiz. Kendi ülkemizde anlaşılmak çok önemli” sözleriyle ödülünü aldı. 
 
Sinemada kadın emeğini desteklemek adına verilen Cahide Sonku Ödülü’nü sunan Mircan Kaya ve Zeynep Koloğlu; ödülü üç sanatçıya sunduklarını açıkladı. Buna göre Cahide Sonku Ödülü’nü; “Parçalı Yıllar” ile Bilge Şen ve “Bağlar, Kökler ve Tutkular” ile Ezgi Yaren Karademir ve Nanaz Bahram paylaştı. Usta sanatçı Bilge Şen’in teşekkür konuşması, gecenin en renkli anlarına sahne oldu.
 
“Antalya Film Festivali başladığında 19 yaşındaydım. Şimdiye kadar kısa metraj filmlerle gelmiştim ama ilk defa bir uzun metrajla buraya geldim bugün” diye söze başlayan Şen, önce “Parçalı Yıllar” ekibine ismen tek tek teşekkür etti. Türk sinemasındaki erotik film furyası dönemini anlatan filmdeki rolü için “Soydular beni bu filmde! 80 yaşında kadın soyulur mu? Ben 20 yaşındayken soyunmadım. Hele bu Yetkin (Dikinciler) mıncık mıncık mıncıkladı beni!” diyerek konukları gülümseten Şen, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“65’inci senem; halen çalışıyorum. Bazen konuk oyuncu, bazen birkaç bölüm oynuyorum. Yukardakiler milyon alıyor, biz alıyoruz 5 bin 10 bin. Huyum kurusun; mikrofon gördüm mü dayanamıyorum. Bunun yanı sıra Devlet Sanatçısıyım, Devlet Konservatuvarı mezunuyum. Berlin Ensemble mezunuyum. Actors Studio mezunuyum. Tiyatroyu hiçbir şeye değişmem!
 
Şimdi ne yapıyorum; devlet bana o kadar az maaş veriyor ki, yoksulluk sınırının altında yaşıyorum, bu yüzden 81 yaşında özel ders veriyorum, hâlâ çalışıyorum. Zaten çalıştığım için 30 yaşında gibiyim”
Şen, sözlerini; “Özgürlük adına, içerideki dostlarımızın özgür kalması adına, canım ülkemin özgürlüğe kavuşup demokrasiyle idare edilmesi adına alıyorum ödülü” diye noktaladı.
 
Bu yıl 10 filmin yarıştığı Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nın sonuçları ise yapımcı Charles J.D. Schlissel, yayıncı ve yapımcı Elif Dağdeviren, oyuncu Mehmet Kurtuluş, yönetmen Najwa Najjar, yazar-senarist- yönetmen Rebecca Lenkiewicz ve yönetmen- yazar- yapımcı George Ovashvili’den oluşan jüri tarafından açıklandı. Uluslararası kategoride En İyi Film ödülünün sahibi, yönettiği “Bir Şair” (A Poet) olurken “Father” ile Tereza Nvotova, En İyi Yönetmen seçildi. Nvotova’nın ödülünü, Çiğdem Topaloğlu aldı.
“Cesareti, zekası, ve yaratıcı cüretkârlığıyla, sanatçıların imkânsız zamanlarda verdikleri mücadeleyi yürekli biçimde yansıttığı, sanatın gücü ve insanın direncini anlattığı” gerekçesiyle Uluslararası Jüri’nin Özel Ödülü; Ali Asgari’nin yönettiği “İlahi Komedi” (Komedi İlahi) filminin oldu. Asgari; ödülünü alırken “Festivale, bizi buraya davet ettikleri ve inanılmaz Türk seyircisine filmimizi gösterme imkânı verdikleri için teşekkür ediyorum. Öncelikle sinema sevgisi ve sisteme direnen insanları gösterme gerekçesiyle ödüllendirdikleri için jüriye teşekkür ederim. Ödülü beklemiyordum, o yüzden konuşma hazırlamadım. Ekibime, yapımcıma ve bilhassa Türk yapımcıma çok teşekkür ediyorum” dedi.
 
Uluslararası Jüri, “A Poet” filmindeki rolüyle Ubeimar Rios’u, En İyi Erkek Oyuncu 
seçti. Rios’un ödülünü Çiğdem Topaloğlu aldı. En İyi Kadın Oyuncu ödülü ise “Adam’s Sake” filmindeki rolüyle Lea Drucker’in oldu. Oyuncu adına ödülü, Esra Kengel aldı. Vecdi Sayar, Özge Çeliktemel ve Ingrid Beerbaum’dan oluşan Sungu Çapan Sinema Yazarları Uluslararası Jürisi’nin tercihi de Ali Asgari’nin yönettiği “İlahi Komedya” (Komedi İlahi) oldu.  Ezgi Esma Kürklü Pervaz, İlkay Nişancı ve Vuslat Saraçoğlu’ndan oluşan Ulusal Kısa Film Jürisi ise 200 başvuru arasından finale kalan 10 film içinden Sandra Peso’nun yönettiği “Bimba”yı, Jüri Özel Ödülü; Deniz Koloş’un yönettiği “Ölüm Bizi Ayırana Dek”i ise En İyi Kısa Film ödülüyle ödüllendirdi. Koloş, ödülünü alırken “İçimden söküp atmak istediğim bir hikâyeydi, beni duyduğunuz için çok teşekkür ederim” diye konuştu. Filmin, baştan sona dayanışmayla üretildiğini söyleyen Koloş, “Dayanışmanın anlamını unutmamış tüm dostlara selam olsun!” dedi.
 
74 başvuru arasından, ön jüri değerlendirmesi sonucu, finale kalan 10 belgeseli değerlendiren ve yönetmen, yapımcı ve kurgucu Amir Etminan ile yönetmen- yapımcı Sevinç Yeşiltaş ve yönetmen- yapımcı Şafak Bakkalbaşıoğlu’ndan Ulusal Belgesel Film Jürisi ise Jüri Özel ödülüne, Rıza Oylum’un yönettiği “Yerli Yurtsuz”u, En İyi Belgesel ödülüne ise Tayfun Belet’in yönettiği “Roman Gibi”yi layık gördü. Oylum; “Kendini yerli yurtsuz hisseden herkes için alıyorum bu ödülü” derken Belet; “Demokrasi uğruna savaş vermiş ve sürgünde hayatlarını kaybeden Zekeriya ve Sabiha Sertel’e adıyorum. Onları keşfetmeme yardımcı olan Nur Deriş’e, ki o olmazsa bu film olmazdı, çok teşekkür ediyorum. Ve ödülü, yakında doğacak bebeğimiz adına alıyorum” diye konuştu. 
 
Gecede Sinema Okulları Öğrenci Filmleri Yarışması’nın ödülleri de; Leyla Özalp, Osman Özcan ve Sezen Kayhan’dan oluşan jüri tarafından sahiplerine verildi. Bu yıl Türkiye genelindeki 75 farklı sinema okulundan başvuran 34 proje arasından seçilen 10 filmin değerlendirildiği yarışmada Gain Medya İletişim Direktörü Firuze Abdulazizoğlu, Öğrenci Filmleri Gain Jüri Özel Ödülü’nü, “Kusursuz Ölçü Nedir?” ile İstanbul Medipol Üniversitesi’nden Eylül Babur’a verirken En İyi Film ödülünü, “Tümseğin Uğultusu” ile İstanbul Üniversitesi’nden Abdurrahim Karabulut kazandı.
 
Festivalin bu yılki Onur Nişanı Öykü Karayel’e sunuldu
 
Geçen yıl, Ulusal Jüri başkanlığını üstlenen yönetmen Ferzan Özpetek’in önerisiyle hayata geçirilen ve ilk olarak oyuncu Saadet Işıl Aksoy’a verilen Onur Nişanı; gecede Ulusal Jüri Başkanı Ömer Vargı tarafından oyuncu Öykü Karayel’e sunuldu. Karayel; “Festivallerin geleneksel ve bağımsız bütünlüğünü korumak çok önemli. Korku ve baskı rejiminin hüküm sürdüğü dünyada bizi yine sanat kurtaracak, iyileştirecek. Bu yüzden yaratıcı düşünceyi hapsetmeyelim. Bu düşünceyle aldığım Onur Nişanı’nı, seneye aynı gururla teslim edeceğim” diye konuştu. 
 
62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Ödülleri
 
- En İyi Film: Tavşan İmparatorluğu (Yönetmen: Seyfettin Tokmak)
- Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü: Aldığımız Nefes (Yapımcılar: Şeyhmus Altun& Fevziye Hazal Yazan)
- Behlül Dal En İyi İlk Film Ödülü: Sahibinden Rahmet (Yönetmen: Emre Sert& Gözde Yetişkin)
- En İyi Yönetmen: Seyfettin Tokmak (Tavşan İmparatorluğu )
- Cahide Sonku Ödülü: Bilge Şen (Parçalı Yıllar), Ezgi Yaren Karademir (Bağlar, Kökler ve Tutkular), Nanaz Bahram (Bağlar, Kökler ve Tutkular)
- En İyi Senaryo: Sahibinden Rahmet (Yönetmen: Emre Sert& Gözde Yetişkin)
- En İyi Görüntü Yönetmeni: Claudia Becerril Bulos (Tavşan İmparatorluğu )
- En İyi Müzik: İrsel Çivit (Parçalı Yıllar)
- En İyi Kurgu:  Şöhret Tandoğdu& Deniz Çizmeci (Noir)
- En İyi Sanat Yönetmeni: Tora Aghabayova (Tavşan İmparatorluğu )
- En İyi Kadın Oyuncu: Leyla Tanlar (Erken Kış)
- En İyi Erkek Oyuncu: Yetkin Dikinciler (Parçalı Yıllar)
- En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Yıldız Kültür (Kanto)
- En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Sermet Yeşil (Tavşan İmparatorluğu)
- Film- Yön En İyi Yönetmen Ödülü: Seyfettin Tokmak (Tavşan İmparatorluğu)
- Sungu Çapan Sinema Yazarları Ödülü: Tavşan İmparatorluğu (Seyfettin Tokmak)
- Uluslararası Yarışma Jüri Özel Ödülü: İlahi Komedya/ Komedi İlahi (Yön: Ali Asgari)
- Uluslararası Yarışma En İyi Kadın Oyuncu: Lea Drucker (Adam’s Sake)
- Uluslararası Yarışma En İyi Erkek Oyuncu: Ubeimar Rios (A Poet)
- Uluslararası Yarışma En İyi Yönetmen: Tereza Nvotva (Father)
- Uluslararası Yarışma En İyi Film: A Poet (Simon Mesa Soto)
- Sungu Çapan Sinema Yazarları Ödülü: İlahi Komedi/ Komedi İlahi (Yön: Ali Asgari)
- En İyi Kısa Film: Ölüm Bizi Ayırana Dek (Yön: Deniz Koloş)
- Kısa Film Jüri Özel Ödülü: Bimba (Yön:Sandra Peso)
- En İyi Belgesel: Roman Gibi (Yön: Tayfun Belet)
- Belgesel Jüri Özel Ödülü: Yerli Yurtsuz (Yön: Rıza Oylum)
- En İyi Öğrenci Filmi: Tümseğin Uğultusu (Yön: Abdurrahim Karabulut / İstanbul Üniversitesi)
- Öğrenci Filmi Jüri Özel Ödülü: Kusursuz Ölçü Nedir? (Yön: Eylül Babur/ Medipol Üniversitesi)
Bursa Engelsiz Film Festivali

“…Gece, telefon çaldı.

Bursa’ dan genç, genç, genç bir ses TALİP KOÇ

Bir gençlik kültür kulübü adına arıyormuş.

Bir haberi, bir de benden bir isteği vardı.

Ama benim aklımda asıl kalan şu oldu

“ Güner Sümer ” i tanıyoruz. Anlatısıyla, oyunlarıyla…

Oyunlarının hepsini biliyoruz!...Nasıl olur?

Bu kadar genç insanlar Güner’ i nasıl bilebilirler!...”

 

   Bundan tam 25 yıl önce sevgili Adalet Ağaoğlu, kendisi ile bir gece yarısı yaptığımız telefon konuşmasını 7 Mayıs 1992 tarihli, Cumhuriyet Gazetesi’ nin Kitap Eki’ n de yayınlamıştı.(Foto / Sayfa 4)

   

Bursa Film Festivali 2023
Bursa Film Festivali 2023

FOTO:

(SOLDAN SAĞA)

TALİP KOÇ

ADALET AĞAOĞLU

FERİDE ÇİÇEKOĞLU

 

YER:

BURSA /

ALMİRA OTELİ

   

Bursa Film Festivali
Feride Çiçekoğlu-Adalet Ağaoğlu-Talip Koç

   Bu görüşmeyi yaptığımızda 20 li yaşlar değil tam 20 yaşındaydım. 1 ay sonra kendisi kurucusu ve sahibi olmakla gurur duyduğum Lebon grubunun ödülünü Feride Çiçekoğlu ile birlikte alacaktı.

Gece yarısı yaklaşık iki saat süren görüşmemizin sonunda kardeşi Güner’ in ve onun sevgili arkadaşı, elim bir kazada çok erken kaybettiğimiz Asaf Çiyiltepe nin anısına tiyatro dalında birer ödül vermeyi kararlaştırmıştık. Ancak ödüller popüler şahıslara değil projelere verilecekti.

 

   Kültür Merkezimiz branş olarak sinema ağırlıklı olduğu ve her sene zorlama ödüller yerine 7 şer yıllık zaman diliminde başarılı olacak projeler buldukça, ödüllendirilip desteklenecekti.

1991-94

1.BURSA TİYATRO ÖDÜLÜ

-AYRILIK MÜZİĞİ, OYUNU PROJESİ İLE…

-Binbaşı Şevket Oto

Bursa Film Festivali 2024

Jüri nin etki altında kalmaması için sadece

Rumuzla katılımın yapıldığı proje yarışmasında,

Margueritte Duras’ ın

Ayrılık Müziği

projesi ile  “Şevket Oto” rumuzlu proje sahibi ödülü kazanmıştı. Jüri Üyeleri dahil bir oto galerici olduğu düşünülen eser sahibi Bursa’ da görev yapan Kıd.Binbaşı Şevket Oto çıkmıştı

Bursa Film Festivali 2024
Talip Koç-Şevket Oto

   İlki bu görüşmeyi yaptıktan 5 ay sonra 1990 – 97 yılları arası için, elindeki Margueritte Duras’ ın Ayrılık Müziği projesi için destek arayan, bu proje için eserde adı geçen Paris Dorsey Garı’ na kadar gidip,

çalışmalar yapan, bunları da fotoğraflayan “Şevket Oto” rumuzlu proje sahibine ödül gitmişti.

1994-97

2.BURSA TİYATRO ÖDÜLÜ

-ÇÖPLÜK, OYUNU PROJESİ İLE…

-Turgay Nar

 

  Bursa Altıparmak, Halk Bankası’ n da memur olarak çalışan Turgay Nar, kurumumuz “Asaf Çiyiltepe Tiyatro Ödülü’ nü “Çöplük” adlı tiyatro

oyunu projesi ile almıştı. Sonrasında ödüllü projesi “Çöplük” oyununu Haluk Bilginer, Zühal Olcay ve Ahmet Uğurlu oynamışlardı.Turgay Nar, kurumumuz ödülünü aldıktan sonra bankacılığı bırakıp, kendini tamamen oyun yazarlığına adamıştır. 

26. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali Seçkisinde!
“Sıra Dışı Bir Cerrah”
Belgeseli
Prof. Dr. Ali Akyüz’ün sıra dışı yaşam öyküsünü anlatan “Sıra Dışı Bir Cerrah” belgeseli, Türkiye’nin en prestijli festivallerinden biri olan 26. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali seçkisine alındı.

Of ilçesinin köy okulunda başlayan Ali Akyüz’ün eğitim yolculuğu, Trabzon Lisesi’nden İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’ne uzanır. Fakültenin Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda tam 42 yıl boyunca öğretim üyeliği ve hekimlik yapan Akyüz, aynı zamanda birçok yeniliğe öncülük ederek Türk tıp dünyasında derin izler bırakmıştır.

1980’li yılların başında endoskopik cerrahi uygulamalarını Türkiye’ye taşıyan Akyüz, bu alanda öncü adımlar atmış, kendi arabasını satarak İngiltere’ye gidip eğitimini geliştirmiş ve arkadaşlarıyla birlikte bu hizmetin tüm yurtta halka ulaşmasını sağlamıştır. 11 yıl boyunca bölüm başkanlığı yapan Akyüz hem yurtiçinde hem yurtdışında çok sayıda akademik çalışmaya imza atmıştır.

2008 yılında İstanbul Üniversitesi rektörlük seçimlerini kazanmasına rağmen ataması yapılmayan Akyüz, bu yönüyle de üniversite tarihinde bir ilke imza atmıştır. Halen özel bir kurumda hekimlik mesleğini sürdüren Akyüz, aynı zamanda birçok vakıf ve derneğin kurucusu olarak gençlere eğitim desteği sağlamaya devam etmektedir.

Gösterim Bilgileri:

8 Kasım 2025 saat 12:00
26. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali
Fransız Kültür Merkezi
 
Sıra Dışı Bir Cerrah
Yönetmen: Orhan Tekeoğlu
Yapımcı: Medya Ton – Nurdan Tekeoğlu

Görüntü Yönetmeni: Serdar Güven
Kurgu: Lukas Agelastos

İletişim: nurdan.tumbek@gmail.com
Süper Köpekler: Oyun Zamanı
21 Kasım'da sinemalarda...
Gösterim Tarihi:
-21 Kasım 2025

Dağıtım:
-Özen Film

İthalat:
-Esila Medya Bilişim Tekstil Dış Ticaret Limited Şirketi

Tür:
-Animasyon

Senaryo:
-Elena Galdobina

Süre:
-70 dakika

Dil:
-Türkçe

IMDb: https://www.imdb.com/title/tt31186426/
Yönetmen:
-Elena Galdobina

Seslendirenler:
-Vadim Bochanov (Godfather)

 
KONU:
Okulların açılmasıyla birlikte Süper Köpekler, hem derslerine hem de mahallede onları bekleyen yepyeni maceralara geri döner. Fakat bu yıl, sıradan bir okul dönemi değildir! Yeni arkadaşlıklar, beklenmedik sürprizler ve bolca kahkaha onları beklemektedir. Enerjisi hiç bitmeyen bu renkli macerada, Süper Köpekler ekip olmanın gerçek anlamını keşfederken dostluğun, paylaşmanın ve birlikte oynamanın gücünü öğrenirler. Eğlence, aksiyon ve sıcacık duygularla dolu Süper Köpekler: Oyun Zamanı, hem çocuklara hem de kalbi genç kalan herkese mutluluk dolu bir serüven sunacaktır.
Süper Köpekler, Oyun Zamanı
Finale Kalan 8 Belgesel Film Açıklandı!
Long Play Müzik Filmleri
Festivali’nde
Müziğin sinemayla buluştuğu yepyeni bir festival için geri sayım başladı!
 
Bu yıl ilk kez 5–6–7 Aralık 2025 tarihlerinde gerçekleşecek Long Play Müzik Filmleri Festivali, belgesel sinemacı Gökçe Kaan Demirkıran’ın öncülüğünde, İstanbul’un kalbinde sinema ve müzik tutkunlarını bir araya getirecek.
 
Festivalin belgesel yarışmasında finale kalan 8 film açıklandı:
 
“Bir Orkestranın İzinde” (Türkiye), “Aşırı Kişisel Belgesel” (Türkiye), “Recife Tem Um Coração” (Brezilya), “The Rhythm of Balance” (Türkiye), “Balkancisco” (Türkiye), “Bakırköy Underground” (Türkiye), “Return of the Creeps” (Yunanistan) ve “Bartók Nyomában (Bartók’un İzinde)” (Macaristan).
 
Her biri farklı bir sesin, hikâyenin ve duygunun izini süren bu yapımlar, müziğin sadece duyulan değil; aynı zamanda yaşanan bir deneyim olduğunu hatırlatıyor.
 
Üç gün boyunca festival yalnızca film gösterimleriyle sınırlı kalmayacak; müzik ve sinemanın kesişim noktalarını tartışmaya açacak söyleşiler, atölyeler ve özel etkinliklerle şehre yeni bir soluk katacak. Festivalin belgesel yarışması, sinema diliyle anlatılmış yerli ve yabancı müzik hikâyelerini keşfetmek için benzersiz bir alan sunarken; ilham verici buluşmalar katılımcıları bambaşka bir deneyimin parçası olmaya davet edecek.
 
Filmlere dair ayrıntılı bilgi ve tüm afişler: long_play_websitesi - Google Drive
Long Play Müzik Filmleri Festivali
CARPENTER’S SON FİLMİ “OĞUL” İSMİYLE
21 Kasım'da Türkiye'de vizyona giriyor!
Kökenine dair sorular soran bir çocuk…
Ona yol gösteren gizemli bir koruyucu…
Ve gölgelerin arasından yükselen, sarsıcı bir hakikat…
Yönetmenliğini ve senaristliğini Lotfy Nathan’ın üstlendiği, Nicolas Cage’in Joseph’i (Hz. Yusuf) canlandırdığı Oğul filminde, Noah Jupe (Hz.İsa) ve FKA Twigs (Hz. Meryem) de başrollerde yer alıyor. ABD-Fransa ortak yapımı olan filmin Türkiye distribütörlüğünü Sugarworkz ve Taff Pictures üstleniyor. Oğul, korku türünü tarihi ve dini mitlerle buluşturarak yılın en çok konuşulacak filmlerinden biri olmaya hazırlanıyor.
Gerilimi yükselten atmosferi, derinlikli karakterleri, büyüleyici görüntü yönetimi ve sarsıcı korku unsurlarıyla Oğul, izleyicisine tarihsel bir yolculuğun içinde dehşet dolu bir deneyim yaşatacak.
Film, İsa’nın çocukluğunu mit ile gerçeğin sınırında anlatıya dökerek Roma Mısır’ında saklanan bir ailenin sarsıcı hikâyesini anlatıyor. “Çocuk” olarak bilinen oğul, koruyucusu olan “Marangoz”dan şüphe duymaya başlar ve içindeki gizemli güçlerin farkına vardıkça ona meydan okur. Fakat bu güçleri kullanması, onu hem doğanın acımasız yüzüyle hem de ilahi dehşetlerle yüz yüze getirir. İnsanlığın en kadim sorularını korku türünün gerilimiyle buluşturan Oğul, izleyiciyi hem tarihsel hem de metafizik bir yolculuğa davet ediyor.
🎬 Türkiye Vizyon Tarihi: 21 Kasım 2025
📽️ Fragman Linki: https://www.youtube.com/watch?v=aoRFycIVRkA
Oğul (2025) Afiş
bottom of page